27 Ağustos 2008 Çarşamba

İnternet hastalıkları

Bilgsayarı her açtığımda ilk olarak operayı da açarım. Ve yeni bildirim penceresi görüntüler opera...

Bu yeni bildirimlerden birisi Blog ve Wolkancadan bir yazı idi.

İnternet hastalıkları 

Ego sörfü: Düzenli aralıklarla Internet'te kendi ismini aratan ve hakkında Internet'te ne gibi bilgilere ulaşıldığını kontrol eden kişilerin yakalandığı rahatsızlık. 

Bu gerçekten bi rahatsızlık olabilir. Dikkatli olun...

Enfornografi: Grafi ve enformasyon sözcüklerinden türetilmiş bu kelime, "bilgi açlığını Internette dindirmeye çalışma" olarak tanımlanıyor.

İşte bunun hastalık olduğunu düşünmüyorum. Eğer hastalıksa yakalanan çok az. Çünkü internet kullanıcıların bir çoğu (tanıdığım kitle) internetten ödev yapmak hariç bilgi açlığını dindirmeye çalışmıyor. Enfornografi hastalarını tebrik etmek lazım. Hasta olarak nitelendirmek değil...


Blog ifşacılığı: Bilinmemesi ve yayılmaması herkes açısından faydalı olan bilgileri on-line yayınlama merakı.

Bu hastalığa yakananlar var mı?

Youtube-Narsizmi: Kendisini tanıtmak için sürekli kendi videolarını Internet sitelerinde yayınlama, yayınlatma.

Youtube-Narsizmi biraz ego tatmim etmeye ya da kendini sürekli kanıtlama çabasına benziyor.

Myspace Taklitçiliği: Internet'te başka bir kişiliğe, başka bir role bürünme takıntısı.

Bu bir takıntı olabilir mi? Olabilir. Kendinde olmayan özellikleri yazarak farklı bir kişiliğe bürünme. Kişilik karmaşası gibi. Madem farklı biri olmak istiyosun bunu internette yazarak değil öyle davranmaya çalışarak  denemelisin.

Google Takibi: Tüm yakınları ya da tanımadıkları kişiler hakkında Internet üzerinden bilgi edinmeye çalışmak.

Artık bunun yerine Facebook kullanılıyor. Ama yok facebook beni kesmedi derseniz google takibi yapmaya devam edin. Kim, nerede, nezaman, kiminle?  Bana biraz komik geldi açıkçası. 

Siberhondrik: En ufak bir hastalık belirtisinde, doktora gitmek yerine Internetten tedavi yöntemleri arama.

İşte internet kullanmayı hayatına adapte etmiş insan. Güzel bir şey ama. 

Photolurking: Internet'te saatlerce başkalarının fotoğraf albümlerine bakma.

Bu biraz ilginç geldi bana yroumsuz bırakacağım.

Wikipedializm: Günün önemli bir kısmını internet anskilopedisi Wikipedia’ya katkıda bulunmak, yazılar yazmak ve metinlerde tashih yapmaya harcamak.

Böyle yapan insanları tebrik ediyorum. Wikipedia'dan bilgi alan bizler için çalışıyorlar. Günün önemli bir kızmını başka insanların bilgi alması için harcıyorlar.

Crackberry: Özellikle yöneticilerin yakasına yapışan bu hastalık, adını daha çok kurumsal iletişimde kullanılan, e-posta alıp gönderebilinen, Internet'te sörf yapılabilen ’avuç içi’ bilgisayar türü Blackberry telefonlarından alıyor.

Tanımda da dediği gibi kurumsal bir tip. Biz öğrenci olduğumuz için yorum yapamayacağım.

Cheesepodding: Türkçe’de tam karşılığı olmayan bu sözcük ise, zamanının büyük kısmını internetten şarkı indirmekle geçirenler için kullanılıyor.

:) İşte bu tam bir hastalık. Birde bunun bir ileri aşaması var. İnternetten Sürekli oyun indiren kesim.

(alıntılar italik, yorumlarım normal yazı olanlardır)

İnternet Hastaalıkları yazısı için; http://blog.wolkanca.com/internet-hastaliklari/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder